Teknoloji, Aile ve Çocuk

Teknoloji, Aile ve Çocuk

Teknoloji, Aile ve Çocuk

Çekirdek aile, anne, baba ve çocuklardan meydana gelir. Günümüzde ailelerin birçoğu çekirdek aile yapısındadır. Anne veya baba çalışır. Bazı durumlarda her ikisi de çalışır ve çocukların yaşlarına göre bazen ev içerisinde küçük çocukların bakımları ile ilgilenecek aile dışı bir kişi destek amaçlı olarak bulunur. İster hoşlanalım veya hoşlanmayalım günümüzde ailelerin birçoğu için geçerli olan bu durum aile iletişiminde ve etkileşiminde farklılaşmalar meydana getirmektedir. 20. yıl öncesine göre değişen tek şey ailenin yapısı değil, artık çocuklarımız da değişiyor.

Tükettiğimiz gıdaların genellikle bir çiftlikte değil, bir fabrikada üretiliyor olması, kullandığımız birçok ürünün sentetik olması da uzun vadeli birtakım problemlere neden olabilir. Günümüzde yetersizlikten etkilenen çocukların sayıları ve çeşitlilikleri artan bir ivme ile devam ediyor. Bu etkiler o kadar uzun zaman alıyor ki, zarar fark edildiğinde bir veya birkaç insan ömrü geçmiş olabiliyor. Otizm, dikkat dağınıklığı hatta Alzheimer ve Demans gibi birçok hastalığın temel nedeninin kullandığımız sentetik gıda ve diğer tüketim mamulleri olduğunu iddia eden bilim insanları bulunmaktadır. Yetersizlikten etkilenme oranlarının giderek artması bütün insanları korkutuyor. Olumsuzluklar hala bitmiş değil.

Teknoloji aile içi iletişim ve etkileşimi de değiştirmektedir. Artık insanlar bir gün içerisinde ortalama 3 saat ile 6 saat arasında mobil cihazlarıyla meşgul olmaktadırlar. Bu bir ev hanımı için olduğu gibi bir şirket müdürü içinde inkâr edilemeyecek bir gerçektir. Kısa bir süre önce günlük zaman planlarımızda hiç olmayan bir başlık, birdenbire günün en çok zaman alan faaliyeti haline dönüşmüş durumda. Çocuklar için de durum çok farklı değil. Peki mobil cihazların bu kadar yaygın ve yoğun kullanımı bizim için ne ifade ediyor?

Çocuklarımız bizim onlar için hazırladığımız bir dünyanın içine doğuyorlar. Biz onlara neyi sunarsak onu hayatın normali olarak kabul ediyorlar. Eğer biz evde geçen süremizin büyük bir çoğunluğunu televizyon, bilgisayar ve mobil cihazlar ile geçiriyorsak, büyük ihtimalle bu cihazlar ile meşgul olmak onlar için yemek yemek kadar doğal birer davranış gibi görülüyor. Mobil cihazlar ile tanışma erken çocukluk dönemine kadar düşmüş durumda ve bu durum giderek daha erken dönemlere doğru ilerliyor.

Ailelerimiz dönüşüyor, iletişim biçimimiz dönüşüyor, günlük zaman kullanım şeklimiz değişiyor, çocuklarımız değişiyor. Bu kadar çok değişimin bu kadar kısa sürede gerçekleştiği bir ortamda bir anne/baba olmak da şekil değiştirmeye başlıyor.  Çocuğunuzun geleceğini düşünene bilinçli bir anne veya babaysanız, eğitim içeriğini ve bu değişimi yakından takip etmek ve uyum sağlamak zorundasınız demektir. Özellikle de özel gereksinimli bir çocuğunuz varsa bu sizin için bir sorumluluğa dönüşüyor.  Peki, bu kadar değişim ile birlikte eğitim içeriğimiz de değişiyor mu?

Resmi eğitim kurumlarında bir değişiklik ve içerik zenginleşmesi olduğunu söylemek çok güç. Fakat aileler için kullanılabilecek farklı alternatifler ve destekleyici eğitim ortamları, materyalleri ve yolları artmaya başladı. Normal ve özel gereksinimli çocuklar için farklı eğitim içeriklerinin olduğu eğitim platformları oluşmaya başladı. Bazı çevrim içi platformlar söz konusu. Bunların arasında çocuğunuzun günlük, haftalık ve aylık ders takiplerinin yapılabileceği web siteleri olduğu gibi eş zamanlı olarak öğretim fırsatı sunan web siteleri de mevcut. Ayrıca Android market ve Apple Store gibi ortamlar da farklı eğitim uygulamalarını hem ücretli hem de ücretsiz olarak sunan ortamların başında geliyor. Okul öncesi kavramları olan ayırt etme ve eşleştirmeden başlayarak, okuma yazma, matematik, hayat bilgisi, coğrafya…vb. birçok öğretim uygulaması bu sanal marketlerde yerlerini almış durumda. Bu marketler söz konusu uygulamalar için belirli yaş kategorileri bile hazırlamış durumdalar. Fakat bu uygulamalar arasından gerçekten çocuğunuzun akademik gelişimi için uygun olan ve onun da hoşuna gidecek bir uygulamayı seçme işi yine ebeveynlere kalmış gibi görünüyor.

Birçok uygulama geliştirici herhangi bir eğitim altyapısı olmadan ve bu konu ile ilgili gerekli pedagojik bilgiye sahip olmadan uygulamalar geliştirebiliyor. Bu sanal marketler henüz pedagojik bir yeterlilik politikasına sahip değil ve belki de hiç olmayacak. Burada size düşen çocuğunuz için gerçekten faydalı olabilecek bir uygulamayı seçerken aynı zamanda bu uygulamanın geliştirilme motivasyonundan tutun da içeriğindeki metinlere, sunum şekillerine, gösterilen reklamlara kadar birçok değişken arasından en iyi olanı bulmak. Bu uygulamaların nasıl seçilmesi gerektiği ile ilgili bambaşka bir yazının konusu fakat gelişen teknoloji birçok şeyi kolaylaştırmış gibi görünse de anne/baba olmayı kolaylaştırmadığı söylenebilir. Kolay Gelsin

 

Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Salih Küçüközyiğit